Çoğu insan bunu sorar kendine, `ben bu dünyaya neden geldim?` diye... Geçtiğimiz günlerde bir arkadaşım bana şöyle bir soru sordu. Neden `Tarımsal Bilişim` diye tutturdun neden böyle bir iş yapıyorsun?
Hemen söyledim “Çünkü Dünyaya’ya bunun için geldim”
Dedi ki “Bunu yazmalısın”
Yazayım dedim...
Bir gözden geçirdim hayatımı.
Rahmetli babam hem iyi kalpli hem de çok inatçı bir adamdı ondan pek çok özelliğimi almış olmalıyım, hem zihinsel hem fiziksel... Bazen ellerime bakıp babamınkilere baktığımı hissettiğim olur. Vucudumdan küçük bir el küt ve kısa parmaklar.
O bu Dünya ya bir amaç için gelindiğini hissettiren ilk insan benim için.
Eğitim, öğretim, medeniyet, bilgi ve değişim...
Şimdi baktığımda yaptığım öğretmenlik olmasa da (ve babam bunun için çok uğraştıysa da) aynı amaç için hizmet etmekteyim Dünya’ya...
Babam öğretmenlik yaptığı her köy de bu çerçevede ilerlerdi hep. Ben de 10 yıl önce bunlara en çok ihtiyacı olan kesim olarak düşündüğüm Tarım Sektörü için çalışıyorum tam tamına 10 yıldır.
İnternet, cep telefonu, uygulamalar, yazılımlar, kitaplar, cdler, TV programları, sosyal mecralar, köy köy dolaşmalar hepsi bu nedenle bu amaca hizmet etmek için. Tarım Sektörüne bilgi ulaştırmak için...
Kolay mı?
Hiç bir zaman...
Karlı mı?
Kar odaklı çalışsak belki...
Sürdürülebilir mi?
Sürdürdüğün sürece...
Karşımıza çıkan zorlukları nasıl atlatıyoruz?
SU olarak...
Bu çok önemli...
Karada bir engelle karşılaşsa su taşar, engelin üstünden aşar, etrafını dolaşır yine de yerinde durmaz.
Ve ne derler “SU yolunu bulur”
Su denizde boğulmaz “” En çok batmamak için çırpındığında batar insan, halbuki SU dan oluşur, SU da suyu batırmaz”
Sadet belli...
Bu Dünya’ya Toprağa ve toprağa dokunanlara hizmet için geldim... SU olarak...
Selam olsun toprağa, toprağa dokunanlara, SU lara...
Tülin Akın