Ilgaz, Türkiye'de kırmızı et üretiminin 2012'de 915 bin 845 ton, 2013'te 996 bin 155 ton olarak gerçekleştiğini söyledi.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının verilerine göre, Türkiye'de bir milyon 600 bin civarında kayıtlı büyükbaş işletmesi olduğunu belirten Ilgaz, "Ülkemizde dünya ortalamalarının altında olan kişi başına kırmızı et tüketimini yakın plana aldığımızda, kişi başına artan yıllık gelir, nüfus artışı, turizmdeki gelişmeler, beslenme konusunda tüketicilerin daha bilinçli davranması gibi nedenlerle talep her yıl artıyor. 35-36 kilogram olduğu tahmin edilen kişi başına yıllık et tüketimimiz, 38-40 kilogram civarında olan dünya ortalama rakamının biraz altında. Dünyada önemli yere sahip domuz eti tüketiminin ülkemizde hemen hemen hiç seviyesinde olması da bu durumu etkiliyor" şeklinde konuştu.
 
"2014 yılında arz eksikliği ve artan maliyetler sonucu kırmızı et fiyatlarında yüzde 30 civarında artış yaşanmıştır" diyen Ilgaz, "İklim koşullarındaki olumsuzluklar nedeniyle artma eğiliminde olan yem ve ham madde fiyatları, besilik genç dana fiyatlarında gözlenen artış, kırmızı et maliyetini arttırıyor" ifadesini kullandı.

Ilgaz, Kurban Bayramı dolayısıyla talep artışının kırmızı et fiyatları üzerinde baskı yaratmaya devam ettiğine dikkati çekerek, "Kurban Bayramı süresince kesilen büyük ve küçükbaş hayvan sayısı ortalama 45-50 günlük normal kesim sayısı kadar. Bu miktardaki talep fiyatlar üzerinde doğal olarak baskı yaratıyor. Bu durum öngörülebilir" diye konuştu.

Türkiye'deki hayvan varlığının yetersizliğine değinen Ilgaz, şunları ifade etti:

"Maliyetlerinin yüksekliği nedeniyle, düşük verimli ineklerin kesime gönderildiği, bu durumun ilk anda kırmızı et arzını artırdığı ancak azalan doğumlar nedeniyle besilik hayvan sayısında da azalma meydana geldiği biliniyor. Devamında ise ülkemizde yer alan büyük çiftliklerin, büyük kısmında doluluk oranının düşük, buna bağlı kapasite kullanımının az olması, besilik materyalin temininde yaşanan sıkıntılardan kaynaklanıyor. Bu veriler ışığında 2014 yılında kırmızı et arzında azalma yaşanacağı öngörüldü, besilik genç hayvan ithalatına ihtiyaç duyulacağı Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız ile paylaşıldı.

Ülkemizin nüfusu hızla artarken, beslenme için kullanılan üretim kaynaklarının da aynı şekilde arttırılması, verimli düzeye getirilmesi ve değerlendirilmesi zorunludur. İşletme ölçeklerinin büyüklüğü, kırmızı et üretiminde verimlilik artırıcı uygulamaların gerçekleştirilmesine olanak sağladığından önemlidir."

"Sorun gerçekten girift ve çok yönlü"

"Kurban Bayramı sonrası kırmızı et fiyatları üzerindeki baskı devam edecek" diyen Ilgaz, şöyle devam etti:

"Kurban Bayramı sonrasında gerçekleştirilecek besilik dana ithalatıyla besilik hayvan arzı arttırılacak ve kısa vadede olmasa bile orta vadede et fiyatlarında istikrar yakalanacaktır umudunu taşıyoruz. Sorun gerçekten girift ve çok yönlüdür. Süt, et ve hayvancılık, alt sektörlerinin bütününü ilgilendiriyor. Besicimizin ekonomik faaliyetini sürdürebilmesi için makul kazanç elde etmesi gerekiyor. Tüketicilerin daha fazla kırmızı et, süt ve ürünlerini tüketebilmesi için fiyatının makul olması ve ürünün ulaşılabilir olması gerekiyor."

Ilgaz, ülke kaynaklarının sonuna kadar kullanıldığından emin olmadıkça, açığı kapatmak için kesimlik dana ve karkas et ithalatının tüketiciler açısından fiyat artışlarında belirli rahatlama sağlasa bile kalıcı olamayacağına işaret ederek,  "Bu durum muhtemelen istikrarı bozacak ve ülke besiciliğine orta-uzun dönemde zarar verecek. Buna karşılık besilik dana açığını kapatmaya dönük genç dana ithalatına bir süre daha ihtiyacımız olabilecek. Ayrıca etçi ırk damızlık hayvan ithalatı da bu çerçevede değerlendirilmelidir" görüşünü paylaştı.

SETBİR olarak sektörün sorunları ve çözüm yolları üzerine her platformda değerlendirme yapıldığını anlatan Ilgaz, sözlerini şu şekilde tamamladı:

"Çözüm önerileri dile getiriyoruz. SETBİR bünyesinde oluşturduğumuz et, süt ve hayvancılık ihtisas komitelerimiz, sektörün sorunları ve çözüm önerileri üzerine çalışmalar yapıyor, bu çalışmalar üst seviyede konsolide edilerek projelere dönüşüyor. SETBİR, diğer muadili kuruluşlardan farklı olarak, kırmızı et, süt ve hayvancılık sacayaklarını bünyesinde bulunduran çatı örgüt konumunda. Bu nedenle sektörün tamamına hitap etmekte ve entegre çözümler üretmeye çalışmakta. Hayvancılık sektörü ve buna bağlı et ve süt sektörlerinin sorunlarını bakanlığa iletiyor ve birlikte çözüm arayışı içinde oluyoruz."