Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, yeni hal yasası üzerinde çalıştıklarını belirtip, "Tarladan çatala kadar olan bu zincirdeki herkesin alacağı payı, hakkaniyetli bir şekilde dağıtmanın yolunu bulmamız lazım" dedi.
Hatay'da bir dizi ziyaretlerde bulunan Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, merkez Antakya ilçesine bağlı Karlısu Mahallesi'nde zeytin hasadı gerçekleştirdi. Daha sonra 3'üncü Hatay Mobilya Fuarı'nı ziyaret eden Bakan Pakdemirli, stantları gezerek mobilya üreticilerinden bilgi aldı.
Fuarın ardından Antakya´da bir otelde düzenlenen Tarım ve Orman Sektörü Buluşma Toplantısı'na katılan Bakan Pakdemirli, yeni hal yasası üzerinde çalıştıklarını aktardı. Ürünün tarlada 1 lira, tüketicide 4 lira olduğunu anlatan Bakan Pakdemirli, şöyle konuştu:
Bunu üreticimiz de 1 liraya satmamalı; 2 liraya satmalı, tüketici de 4 liraya yememeli; 3 liraya yemeli. Tarladan çatala kadar olan bu zincirdeki mutlaka ve mutlaka değer zincirini, yani herkesin alacağı payı hakkaniyetli bir şekilde dağıtmanın yolunu bulmamız lazım. Bunun için hal yasası çalışıyoruz. Ticaret Bakanlığımızla beraber, Tarım Bakanlığı da buradaki görüşlerini iletiyor. Sadece hal yasası ile olacak iş değil, tabi marketlerde de bugün ulusal zincirler bu işin pazarının yüzde 50-60´ı, bunu da unutmamamız gerekiyor. Ama hal yasası ve marketlerle biz buradaki verimliliği biraz daha arttırabiliriz diye düşünüyorum. Buradaki verimsizlikler ise yüzde 10 tarlada kaybediyoruz, yüzde 20-30 hale gidene kadar kaybediyor. Yüzde 10 da evimizde kaybediyor. Aslında yüzde 50´ye varan bir verimsizliğimiz var. Bu verimsizlikleri eğer iyileştirebilirsek, verimli hale getirebilirsek,gerçekten bugüne göre çok daha iyi bir noktada yer alacağız ve israftan kurtulacağız. Bu israfların bir kısmından gerçekten kurtulabilirsek, Türkiye´de ne fakirlik, ne açlık ne de başka bir şey kalır."
YERLİ TOHUM EKMEYE DİKKAT ETMEMİZ LAZIM
Ülkelerin stratejilerine bakıldığında Çin dahil, hepsinin yerli tohumu tarım üretiminin merkezine oturttuklarını kaydeden Pakdemirli, şöyle devam etti: "Tohumu yurt dışından aldığınız zaman karın önemli bir kısmı dışarıda kalıyor. Bizim bu işi yerleştirmemiz lazım. Bir de yerlinin lezzeti daha güzel. Yerli tohumu önceliğe alıp, yerli tohum ekmeye dikkat etmemiz lazım. Burada da aslında olduğumuz yer, fena değil, 2002´de 145 bin ton olan yerli tohum, 1 milyon 50 bin tona geldi. Yakın zamanda Çevre Şehircilik Bakanlığı ile birlikte açıkladığımız hazine arazilerinin kiraya verilme sürecini başlattık. 218 bin çiftçimize yaklaşık 125 milyon lira destek vereceğiz. Artık çiftçi kardeşlerimiz kendi arazilerini gönül rahatlığıyla biçecek. Ayrıca çiftçilerimiz isterlerse, bu arazileri 10 yıl sonra satın alabilecekler."
Dövizdeki artıştan etkilenen sektörlerin başında tarım sektörünün geldiğini dile getiren Bakan Pakdemirli, sözlerini şöyle tamamladı
"Birçok sektör, belli oranda dövizdeki artıştan etkilenirken, tarım sektörü dünya imtiya fiyatları ile fiyatlandığı için dövizdeki artıştan en çok etkilenen sektörlerin başında geliyor. Çiftçi çok çok harcar, az az kazanır. Bu dönemde ani yükselen maliyetlere karşı da çiftçilik ne yazık ki son derece kırılgan. Bu sebeple birçok maliyetin arttığını biliyorum. Gübrede yüzde 15, yemde yüzde 10 indirim sağladık. Enflasyonla mücadele programında üreticimiz aynı zamanda tüketici. Bizim dağı taşı ekmemiz lazım. Eğer hasılayı arttırmamız gerekiyorsa, dağı taşı ekmemiz lazım. Özellikle tarlasını ekmeyeni sahiplik anlamında değil ama bunun ekilmesi anlamında belki yasal müeyyideler de getirmemiz lazım. Aile işletmelerini de ayakta tutmamız lazım. Çünkü sabit yatırım ihtiyaçları düşük, iş gücü maliyetleri düşük, iş bilen kalifiye elemanlar var."
DHA