Ardahan'da 11 yaşındaki Sılanaz ve 8 yaşındaki kardeşi Sudenaz Özdemir, okuldan arta kalan vakitlerinin çoğunu, babalarına yardımcı olabilmek için bir çok kişinin yaklaşmaya çekindiği arı kovanlarının yanında geçiriyor.
Baba Mehmet Özdemir yaptığı açıklamada, iki çocuğu olduğunu, ikisinin de arıcılığa özendiğini söyledi.
Arıcılığın, kendileri için "dede ve baba mesleği" olduğunu ifade eden Özdemir, "Kızlarımın ikisi de çok istekli. Bu alanda merakları var hatta küçük olan büyüğe göre daha istekli. Kızlarıma özel arılık başlığını yaptırdım çünkü arıdan başka türlü korunmak zor oluyor. Birkaç kez arı sokmasına rağmen korkmadan gelmeye devam ettiler. Ben çalışırken, onlar izliyor ve bilgi sahibi olmaya çalışıyorlar. Bazen de yardımcı oluyorlar" diye konuştu.
Kızlarının uzun zamandan beri kendisine eşlik ettiğini anlatan Özdemir, "Arıcılığı benden sonra sürdürecekler. Çok iddialılar. Çoğu yetişkin insan arılığa girmekten korkarken, kızlarım kendi isteğiyle geliyorlar. Bu nedenle onlara özel elbise yaptırdım." dedi.
5. sınıf öğrencisi Sılanaz Özdemir, kardeşi ile arıcılığı sevdiklerini belirterek, şunları söyledi:
"Biz de artık arıcıyız. Biz istekliyiz öğrenmeye. Babam da bize öğretmeye istekli. Bugün de babam bize yine bir şeyler öğretti. Özellikle lavra konusunda bilgi verdi. Dedemiz arıcı, babamız arıcı, bizim de arıcı olmamız normal."
İşin inceliklerini öğreniyorlar
3. sınıf öğrencisi Sudenaz Özdemir ise kovanlara hangi saatlerde yaklaşılmayacağını dahi öğrendiklerini ifade ederek, "Arılığa girmek için örneğin akşam saati doğru bir saat değil. Bizler genellikle arının yoğun çalıştığı sıralarda kovanlara bakıyoruz. O zaman arı meşgul ve saldırmıyor." şeklinde konuştu.
Haberler.com