Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, "Okul Sütü Pogramı"nın bu yıl 17 Haziran'a kadar devam edeceğini belirterek, "Program ile toplam 57 bin ton sütün 6 milyon öğrenciye ulaşmasını sağlayacağız" dedi.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık, Milli Eğitim ve Sağlık Bakanlıkları ile Ulusal Süt Konseyi'nin işbirliğiyle "Okul Sütü 5. Yılı Programı"nın başlaması nedeniyle Köy Hizmetleri İlkokulu'nda tören düzenlendi. Törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu ile diğer yetkililer katıldı.
Bakan Çelik, konuşmasında, okul sütü programının 2012 yılından beri uygulandığını anımsatarak, 33 bin 736 okula pazartesi, çarşamba ve cuma günleri 3 gün süt dağıtımının bu yıl da süreceğini söyledi. Programın 17 Haziran'a kadar devam edeceğini belirten Çelik, toplam 57 bin ton sütün 6 milyon öğrenciye ulaşmasını sağlayacaklarını ifade etti. Çelik, programın başladığı 2012 ile bu yılın sonuna kadar dağıtılacak toplam süt miktarının 250 bin tona ulaşacağını belirtti.
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu'nun, çocuklara süt konusundaki tavsiyesinin açık ve net olduğuna işaret eden Çelik, "Sayın Bakan, erken yaşta süt tüketiminin kemiklerimizi, vücudumuzu, bünyemizi geliştireceğini söylüyor. Bugün süt içerseniz, ilaçlara servet ödeme durumu ortadan kalkar" dedi.
Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı'nın sütün zeka gelişimi ve okul başarısına katkısıyla ilgili yaklaşımına da işaret ederek "Bize düşen görev, değerli iki bakanımızın bu yol göstericiliği karşısında uyum ve gerekli desteği sağlamaktı. Biz de sütü temin ettik ve bu tavsiyeler doğrultusunda çocuklarımıza ulaştırdık. Yavrularımıza sağlıklı ömürler diliyoruz" şeklinde konuştu.
"Sağlık dostu okullar geliyor"
Sağlık Bakanı Müezzinoğlu da sağlıklı nesiller yetişmesi amacıyla bu projenin hayata geçirildiğini anımsatarak, süt dağıtımının, sağlıklı yaşam alışkanlığı kazanılmasında çok önemli bir adım olduğunu söyledi.
Bakanlık olarak öncelikle "sağlıklı birey", "sağlıklı nesil", "sağlıklı öğrenci", "sağlıklı toplum" düşüncesiyle bu adımları attıklarını ifade eden Müezzinoğlu, bunun gerçekleşebilmesi için sağlıklı yaşamın bir kültür haline gelmesi gerektiğini dile getirdi. Bunun bakanlık olarak kendi sorumluluklarında olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, bu kapsamda geçen yıl "Sağlıklı Yaşam Kültürünün Teşviki" başlıklı yeni bir alan oluşturulduğunu hatırlattı.
Sağlıklı yaşam kültürünün henüz çocukluk çağında kazandırılmasının çok öneli olduğunu vurgulayan Müezzinoğlu, şunları kaydetti:
"İstiyoruz ki 6 yaşındaki, 8 yaşındaki çocuklarımız sağlıklı yaşam kültürünün birer üyesi olsunlar. Sağlıklı gelecekleri adına, canlarının istediği değil sağlıklı olanı öğrendikleri, bildikleri alanları oluşturmak istiyoruz. Yoksa ister 6 ister 60 yaşında olalım, canımızın istediğini yapmak yerine sağlıklı olanı yapmayı, sağlığımıza ve geleceğimize doğru yön verecek olanı yapmayı bir kültüre dönüştürebilirsek inanıyorum ki sağlıklı bir birey olmak başarılabilecektir. Bunun için üç kelimeyi hep beraber ezberlemeliyiz. Bunlar, 'kötü alışkanlıklardan uzak durma, sağlıklı beslenme ve hareketli yaşam.' Bu üç kelime bana da torunuma da herkese de lazım."
Her sınıfa bir sağlık temsilcisi
Başlatmayı düşündükleri yeni bir projeyle ilgili açıklamalarda da bulunan Müezzinoğlu, bunu Milli Eğitim Bakanı Avcı ile paylaşmadığını, ilk kez burada dile getireceğini söyledi. Müezzinoğlu, "Sağlık Bakanlığı olarak biz istiyoruz ki okullarımızda 'sınıf sağlık temsilcisi' olsun. Her sınıfımızda bir kişi sağlık temsilcisi olsun. Her okulumuzda bir sağlık elçimiz olsun" dedi.
Her okulda bir sağlık gönüllüsü öğretmenin olmasını istediklerini de ifade eden Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"Bu şekilde okullarımıza da 'Sağlık Dostu Okullar' sertifikası verelim. İnşallah projeye son şeklini veriyoruz. Bir ay içinde 'Sağlık Dostu Okullar' projemiz ile Milli Eğitim Bakanımızın huzuruna bir protokol imzalamak üzere geleceğiz çünkü 4-6-7 yaşındaki çocuğumuz, sağlıklı beslenmenin ne olduğunu öğrenebiliyorsa bunu kültüre dönüştürebiliyorsa evine gittiğinde ailesine buzdolabındaki gıdalarla ilgili bir fikir ve bilgide doğru olanı verebiliyorsa veya 'anneciğim, bu gazlı içecek dolapta ne arıyor' diyebiliyorsa bu önümüzdeki süreçte kültüre dönüşecek demektir."
"Okul Sütü Programı basit, sıradan bir etkinlik değil"
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da programın hayata geçmesinde emeği olanlara teşekkür etti.
Okullarda öğrencilere bugüne kadar dağıtılan süt miktarının 250 milyon litreye ulaşacağına dikkati çeken Avcı, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Okul Sütü Programı basit, sıradan bir etkinlik, bir kalemde geçiştirilecek bir icraat değil. Birçok bakımdan önemli bir hadise. Birincisi, 1960'larda yani benim ilkokulda okuduğum yıllarda, bu ülkenin okullarında, Amerikan yardımlarıyla elde edilen süt tozları dağıtılıyordu ki o zamanlar öğrenci sayısı bugünküyle kıyaslanmayacak derece azdı. Bir zamanlar okullarında ancak yabancı bir ülkenin yardımıyla süt tozu dağıtabilen bir ülke artık milyonlarla ifade edilen miktarlarla hem de hakiki taze sütü, üstelik yerli firmalarımızca üretilen, kutulanan sütleri dağıtabilecek ve bu programı 5 yıl boyunca uygulayabilecek güce ulaşmış. Bu hem gurur hem de bir şükür vesilesidir."
Programla çocukların en iyi ve sağlıklı şekilde yetişmesini sağlamak istediklerine işaret eden Avcı, çocukların her alanda olduğu gibi beslenme konusunda da doğru ve hakiki alışkanlıklar kazanmasını istediklerini söyledi.
80'den fazla ülkede okul sütü programı uygulanıyor
Ulusal Süt Konseyi (USK) Başkanı Harun Çallı ise sütün sağlıklı beslenmek için temel gıdaların başında yer aldığını ve dünyada 80'den fazla ülkede okul sütü programı uygulandığını vurguladı.
Okullarda dağıtılan sütlerin, marketten alınan sütlerden hiçbir farkı bulunmadığına dikkati çeken Çallı, "Bakanlığımızın denetimi altındaki tesislerde üretilen ve uygun koşullarda okullara ulaşan sütleri çocuklarımız güvenle tüketebilirler. Okul sütünün çocuklarımıza sağlık ve şifa olmasını diliyorum" diye konuştu.
Çallı, süt sektöründeki sorunların çözümü konusunda Bakan Çelik'in talimatıyla başlatılan çalışmaları memnuniyetle takip ettiklerini belirterek, "Bu kapsamda çiğ sütün desteklenmesine dair yönetmelikle ihracata konu olan süt ürünleri için süt tozu desteklerinin uygulamaya konulmasının, sorunların çözümüne büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Çelik, Avcı ve Müezzinoğlu, sınıfları ziyaret ederek öğrencilerle sohbet etti, süt dağıttı ve hediyeler verdi.
Bakan Avcı, öğrencilik dönemindeki bakanların adı hatırlanmasa da öğretmenlerin isimlerinin unutulmadığını söyledi. Sağlık Bakanı Müezzinoğlu da, "Anne ve babamızın adı gibi biliriz. En büyük mutluluğum, öğretmenimin elini öpmek" dedi.
Bakan Çelik de çocuklara her zaman süt içmelerini tavsiye etti.
Avcı, Çelik ve Müezzinoğlu'nun ziyaret ettiği ana sınıfında eğitim gören Zeynep Eflal Mevvasoğlu, İstiklal Marşı'nı okudu.
Risale Haber