Türkiye Erozyonla Mücadele ve Ağaçlandırma (TEMA) Vakfı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, "1 Ekim'de başlayacak yeni su yılıyla yeterli, düzenli ve uzun süreli yağış düşmezse, Türkiye'nin büyük bölümünde içme ve kullanım suyu sıkıntısı yaşanması beklenmelidir" dedi.
İklim bilimci ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) İstatistik Bölümü Bağlantılı Öğretim Üyesi de olan Türkeş yaptığı açıklamada, ülkenin büyük bölümünde etkili olan, şiddetli su açığı ve yetersizliğinin yaşanmasına yol açan 2007-2008 kuraklığının ardından, 2009-2011 döneminde genel olarak uzun süreli ortalamadan ya da normal yağıştan daha çok nemli yağış koşullarının egemen olduğunu söyledi.
İç Anadolu ve Doğu Anadolu'nun bazı bölümlerinde 2012'de yeniden etkili olmaya başlayan meteorolojik kuraklıkların yaz kuraklığıyla birleştiğini belirten Türkeş, şöyle devam etti:
"Bu durum, 2013'te, Türkiye'nin büyük bölümünde, özellikle İç Anadolu ve Doğu Anadolu bölgeleri ile Orta ve Doğu Akdeniz, Doğu Marmara ve Orta Karadeniz bölümlerinde şiddetli kuraklığa neden olmuştur. Daha da önemlisi, 2012'de bazı bölgelerde başlayarak 2013'te Türkiye'nin büyük bölümünde etkili olan bu uzun süreli ve geniş alanlı meteorolojik kuraklık olayı birçok bölgede genel olarak hidrolojik ve ekolojik sistemler ile su kaynakları, tarım, enerji, içme ve kullanım suyu açısından çok önemli olan sonbahar ve kış yağışlarının da yetersiz kalması sonucunda etkisini ve şiddetini artırmıştır. Bunun sonucunda, Türkiye'nin büyük bir bölümü, tıpkı bir yıl önce olduğu gibi 2014 yazına da klimatolojik açıdan uzun süreli ortalama ya da normallerinden daha kurak koşullarla girmiş oldu. Başka bir deyişle 2013-2014 kuraklığı, 6 ay ve daha uzun zaman ölçekleri için hesapladığımız kuraklık indislerinin dağılış desenlerinden açıkça görüleceği gibi bir meteorolojik kuraklık olayı olmaktan çıkarak birçok bölgede ve yörede tarımsal ve hidrolojik kuraklıklara dönüşmüş oldu. 1 Ekim'de başlayacak yeni su yılıyla yeterli, düzenli ve uzun süreli yağış düşmezse, Türkiye'nin büyük bölümünde içme ve kullanım suyu sıkıntısı yaşanması beklenmelidir."
"Suyu kullanan herkese bunu iyi anlatmak gerekli"
Türkeş, herkese suyun yaşamsal, doğal ve stratejik öneminin iyi anlatılması gerektiğine dikkati çekti.
Gelecekte Türkiye ve bölgesinde havaların daha sıcak, kurak, yüksek değişkenlikli, afetlere açık geçebileceği, orman yangınlarının sıklıkla görülebileceği uyarısında bulunan Türkeş, "Gözlenen kurak koşullar ve hava sıcaklıklarındaki artış eğilimleri, orman yangınları açısından olumsuz koşulların yaşanabileceği ortamlara zemin hazırlar. Türkiye'de özellikle 2008'de yaşanan kurak koşulların etkisi sonucu çok sayıda ve geniş alanlı orman yangınları ile karşılaşılması bu duruma iyi bir örnektir" ifadesini kullandı.
Küresel ısınmayla ilgili model çalışmalara değinen Türkeş, gelecekte dünyanın birçok bölgesinde yüksek olasılıkla iklimin daha fazla değişken olacağını aktardı. Türkeş, şunları kaydetti:
"Değişkenliğin artması, özellikle Akdeniz havzası ve Türkiye'nin büyük bölümünde, daha fazla ve şiddetli yağış, gök gürültülü fırtına ve hortum olayı, daha fazla ve şiddetli sel, taşkın ve kütle hareketi, daha fazla ve şiddetli sıcak hava dalgası, kuraklık ve orman yangını ile karşı karşıya kalacağımız anlamına gelmektedir. Daha açık söylemek gerekirse, gelecekte Türkiye ve bölgesinde, normallerinden ya da uzun süreli ortalamalarından daha kuvvetli ve daha sık sapma eğilimde olan, daha değişken ve aşırılıkları daha kuvvetli bir iklimimiz olacak."
Son Dakika